Kırgızistan’ın büyük aydın ve yazarı Cengiz Aytmatov’la, kardeş ülke Kazakistan’ın aynı namla meşhur ismi Muhtar Şahanov’un, gün geceye, gece de güne devrilirken doğdukları topraklardan aldıkları nefesle başlıyorlar muhabbete. Hayatın tüm damarlarına değen bu derin sohbet de “Şafak Sancısı” adlı kitapta bir araya geliyor.
BURAK SOYER
Biri, Cengiz Aytmatov, 1928 yılında Kırgızistan’da Talas’a bağlı Şeker köyünde açıyor gözlerini dünyaya. Gençliğinde “İkinci Büyük Savaşı” görüyor, yaşıyor, iliklerine kadar hissediyor. Çok erken yaşlarda hayatın dalgalarıyla kapışmak için çalışmaya başlıyor. Derken veteriner olmak için üniversiteye gidiyor. Burada edebiyatla tanışıp 24 yaşında yazmaya başlıyor. Kendi toprağını, o toprağın insanını, hayvanını, yeşilini, Doğu’nun bilgeliğini ve bitmek bilmeyen yasını yazıyor. Tüm dünyaya da okutuyor.
Diğeri, Muhtar Şahanov, Aytmatov’dan 14 yıl sonra, 1942’de, o da “İkinci Büyük Savaş”ıniçine doğuyor Kazakistan’da. 7 yaşında yetim kalıyor. 16 yaşında ilk şiirini yazıyor. 1960 yılından itibaren Kazakistan’daki çeşitli gazetelerde makaleleri yayımlanmaya başlıyor. Ülkesinin birçok basın yayın organında çalışıyor. Ama kalemi bir an olsun elinden bırakmıyor. Kazak edebiyatının, özellikle de Kazak şiirinin en önemli temsilcilerinden biri kabul ediliyor. Ülkesi, onu “Halk Yazarı”, kardeş ülke Kırgızistan ise “Halk Şairi unvanlarıyla ödüllendiriyor. Eserleri otuzdan fazla dile çevriliyor.
Şahanov da tıpkı Aytmatov gibi “halkı”nı yazıyor. Ağacını, deresini, tepesini o “halk”tan ayırmıyor.
Ve bu iki kardeş ülkenin, iki kardeş aydını, yazarı, gün geceye, gece de güne devrilirken doğdukları topraklardan aldıkları nefesle başlıyorlar muhabbete. Hayatın tüm damarlarına değen bu derin sohbet de Murat Murat, Rabia Şenol tarafından yayıma hazırlanan, Ketebe Yayınları’ndan Damira İbragim çevirisiyle okurla buluşan “Şafak Sancısı” adlı kitaba konu oluyor.
Cengiz Aytmatov ve Muhtar Şahanov, ta çocukluk yıllarına kadar gidiyor muhabbetlerinde. Zira ikisi için de zorlu dönemler. Savaş bir yanda, halklarının vaziyeti bir yanda. Dünyanın hali ortada.
O zamandan filizlenmeye başlayan sohbet gittikçe derinleşiyor. Konular konuları açıyor, mevzular birbirini kovalıyor. Dünyanın haleti ruhiyesinden aşka, tarihten edebiyata canlarını yakan neresi varsa birbirlerine gösteriyor bu iki dertli yürek. İnsan, sohbetin hamuru, dünya onu kaplayan göğün yerine geçiyor. Bazen suskunluklar oluyor “konu” itibariyle. Bazen de satırlar boyu susmuyorlar. Kendilerinden yola çıkıp karşılarında yine kendilerinden bir şeyler gördükleri için dilin kemiğini, zihnin duvarını, gönlün çeperini söküp atıyorlar. Doğdukları topraklar dile geliyor sanki bir zaman sonra. Ve oradan çıkan ses bir duman gibi yayılıyor yeryüzünün tüm kırık ruhlarına. Hiç bitmesin istiyor okur bu muhabbet ama her şeyin bir sonu var elbet. Öylece bitiveriyor işte. Tıpkı hayat gibi…
Cengiz Aytmatov, “Şafak Sancısı”nın giriş niyetine yazdığı yazının başlığını “Muhabbetten Hasıl Olan Sevinç” koymuş. Kitabın tarifine ne kadar da uyuyor. Çünkü diyor ki Aytmatov:
O yüzden sarılıyor Aytmatov ve Şahanov birbirlerinin diline. Bize de onları dinler gibi okumak kalıyor sadece…
Burak Soyer
2005 yılında Radikal Gazetesi Kültür Sanat Servisi ve Kitap Eki’nde gazeteciliğe başladı. Şimdiye kadar Milliyet, Hürriyet, Hürriyet Kitap Sanat, BirGün, BirGün Pazar, BirGünKitap, Taraf, Cumhuriyet Pazar, T24, Gazete Duvar, sendika.org, solhaber.org’a, siyaset, edebiyat, müzik, sinema, tiyatro yazıları yazdı. Halen Gazete Pencere, Bianet, Gazete İkinci Yüzyıl ve OT dergisine kültür sanat, K24, Edebiyathaber.net, Oggito, Ne Okuyorum?, Ajandakolik, Mahal Dergi, Romanoku internet sitelerine de edebiyat yazıları yazıyor. 2017 yılında ilk kitabı Zıvana Doğan Kitap etiketiyle yayımlandı. Zıvana’nın devamı olanBuji de 2019 yılında aynı yayınevinden çıktı. Son romanı Ring ise, geçtiğimiz Eylül ayında Karakarga Yayınları etiketiyle okuyucuyla buluştu. 2015 yılında Anadolu Üniversitesi Sosyoloji bölümünden mezun olan Burak Soyer, halen Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Sanat Tarihi bölümündeki eğitimine devam etmektedir.