Kumdan Kale Yayınları, çocukların ihtiyaç ve beklentilerinden yola çıkarak, ilkokul 1 ve 2. sınıflara yönelik İlk Okuma Kitapları adında bir seri çıkarttı. Kurguları, karakterleri ayrı, uygun fiyatıyla ulaşımı kolay, tasarımıyla okuruna keyifli bir okuma imkânı veren kitaplardan oluşan serinin yazarları ile dolu dolu bir röportaj sizi bekliyor.
ELANUR US

Okumaya yeni başlayan çocuğunuz ya da öğrencileriniz varsa sizi “İlk Okuma Kitapları” ile tanıştırmak istiyorum. “Aman işte, altı üstü çocuk kitabı,” diye basite almayın, nitelikli çocuk kitaplarının içsel ve dışsal olarak pek çok kritere uygun olması gerekiyor. Okul öncesine hitap eden kitaplar bol resimli ve rengârenkken okul çağındakilerde resimler azalmaya başlıyor. Çocuğun okumayı yeni öğrendiği zamanlarda yazı karakteri ve boyutu okumayı kolaylaştırmalı. Ayrıca kitapta dikkat dağıtacak kadar çok resim olmamalı, okurun yazıya odaklanmasına destek olmalı. Çocuğun sıkılmayacağı akıcılıkta yazılması gereken eser, yaşına da uygun olmalı. Kumdan Kale Yayınları, bu kriterleri gözeterek ilkokul 1 ve 2. sınıflara yönelik İlk Okuma Kitapları adında bir seri çıkarttı. Seri; farklı meslekteki yazarlardan, kurguları, karakterleri ayrı, uygun fiyatıyla ulaşımı kolay, tasarımıyla okuruna keyifli bir okuma imkânı veren kitaplardan oluşuyor. Yazar isimlerinin alfabetik sırasına göre numaralandırılan seri istenilen sırayla okunabiliyor.
İlk okuma kitapları serisi şu kitaplardan oluşuyor:
1- Peynir Sevemeyen Var mı? / Ahu Okumuş Pınar
2- Kumdan Hayaller / Betül Çakıroğlu
3- Dostluk Şehri / Burak Akbay
4- Bir Okul Günü / Deniz Mert İçöz
5- Kare Karga / Döndü İçöz
6- İlk Okuma Kitabı / Işıl Erverdi
7- Helikopter Böceği ve Nezih Dede / Melike Büşra Hacıoğlu
8- Salyangozun Mucizesi / Melis Enercan Kayıkçı
Serinin yazarlarına ortak olarak yöneltilen sorularla söyleşimize başlayalım.

– Çocuklar için yazmaya nasıl karar verdiniz?
- Ahu Okumuş Pınar: Yazmak kendimi bildim bileli hayatımda olan bir şey. Oğluma okuduğum kitaplarla da çocukların dünyasına bir kapı aralandı benim için. Kumdan Kale Yayınları’nın “İlk Çocuk Kitabımı Yazıyorum” atölyesi de bir adım oldu bana.
- Betül Çakıroğlu: Bu benim için kızımın resimli kitap dünyasına girmesiyle başlayan bir süreçti. Atölyelerle kendimi geliştirerek bu yolda yürümeye başladım.
- Burak Akbay: Kitaplarla çok vakit geçiren bir çocuktum ve güzel bir kitabın hissettirdiği duygular bende hâlâ canlı. Yazar ve çizer olarak o hisleri uyandıracak kitaplar yapmak istedim.
- Deniz Mert İçöz: Yazar olan eşimin yönlendirmesiyle. Aklımda hiç olmayan bir şeydi.
- Döndü İçöz: Üniversitede aldığım Çocuk Edebiyatı dersinden beri hep hayatımda resimli kitaplar. Hatta lisans tezimi bile resimli kitaplar konusunda yazmıştım. Bir karar verdim mi emin değilim. Bu kadar içinde olunca yazmamak olmayacaktı.
- Işıl Erverdi: 2003 yılında bir çocuk yayınevi için Fransızcadan çocuk kitapları tercüme etmiştim. O yayınevinin kütüphanesine girdiğim anda bu kararım kesinleşmişti.
- Melike Büşra Hacıoğlu – İlkokulda kitap kurdu olduğumdan beri yazmaya bir ilgim vardı. Çocuk kitaplarının büyülü ve renkli dünyası beni içine çekti. Karar vermek gibi olmadı da daha çok kendimi burada buldum diyebilirim.
- Melis Enercan Kayıkçı – Oğlumla birlikte yeniden çocuk olabildiğimi keşfetmemle, çocuk kitapları dünyasının kapılarının aralanması “mucizevi” bir şekilde aynı döneme geldi 😊
– Çocuğa ve yetişkine yazmak arasındaki farklar nelerdir?
- Ahu O. P. Yetişkinlere betimlemeler, detaylar çocuklara olabildiğince yalın ve sade bir anlatım.
- Betül Ç.: Yazmak eylem olarak aynı. Bilgisayarın başına geçiyorsun. O boş sayfayı açıyorsun. Çocuklar için yazarken bir zaman tünelinden geçip o eski duygularınıyakalamaya çalışıyorsun. Bence en önemli fark bu.
- Deniz Mert İ.: Aslında yazdıklarım 7 den 70 e herkese hitap ediyor. Ayrım yapmıyorum.
- Döndü İ.: Hiç yetişkinlere yazmayı denemedim ve düşünmedim, o nedenle bir cevap veremeyeceğim. Benim tutkum resimli kitap.
Melike B. H.- Çocuklara yazarken daha az sözle daha çok şey anlatmaya çalışmak gibi bir fark var bence. Net, sade ve açık bir tarz.
Melis E.K.- Çocuklar için yazmak; sadelikle hayal gücünü dans ettirmek gibi. Yetişkinler için ise işleri istediğiniz kadar karmaşıklaştırabilirsiniz, üstelik her şeyi olağanca karışıklığıyla olduğu gibi bırakabilirsiniz. Çocuklara ise çözüme ulaşmada ellerini tutarak eşlik etmeniz gerek.
– Kitabınızın konusu için ilham kaynağınız neydi?
Ahu O.P.- Peynir sevmeyen oğlum Arben ve bu duruma denk gelen herkesin yemesi için ısrar etmesi:)
Betül Ç.- Benim ilham kaynağım çocukluğum ve sevdiğim mevsimdi.
Deniz Mert İ.- Bilim.
Döndü İ.- Bir seyahatimizde Dresden şehrindeki meşhur “Şarkı Söyleyen Ev’den ilhamla çıktı hikâye. O büyülü gerçekliğin çocuklara ilham olmasını istedim.
- Işıl E. – Serideki kitabım İlk Okuma Kitabı, haklarla birlikte gelen ödevlerin önemine işaret ediyor. Bu konuda ilham bulmak için maalesef sokağa çıkmamız yeterli.
Melik Büşra H.- İlham kaynağım sevgi dolu, merhametli, sıcacık dede torun ilişkileri oldu.
Melis E.K.- Oğlumun yağmurda çıkan salyangozları ezilmesinler diye yoldan toplaması olarak dışa vuran merhamet ve nezaketi.
– Hikayenizde neden bu temayı seçtiniz? Çocukların çıkarmalarını istediğiniz mesajlar nedir?
Ahu O.P.- Çocuklara “istemiyorsan kimsenin sana bir şeyi zorla yaptırmasına izin verme” diyorum ama yetişkinlere de (çünkü bütün ebeveynler çocuklarının kitaplarını önce kendi okur) çocukların kişisel sınırlarını koruyabilmesi için önce bizlerin onların hayır dediklerine saygı duymalıyız diyorum.
Betül Ç- Benim temam Hayal gücü. Bunu seçme sebebim diye bir şey var mı bilmiyorum. Ama şimdi yaptığım etkinliklerde tema hakkında epey konuşuyoruz çocuklarla. Çocuklara hiçbir mesajım yok aslında.
Burak A.- (Önceki sorunun da cevabı bu olduğu için onu cevaplamadım) Arkadaşlığa çok kıymet veriyorum. Hikâyelerde de arkadaşlık temasını çok seviyorum. İlkokula başlayan çocukların hayatındaki en büyük değişikliklerden biri yeni tanıştıkları arkadaşları. Onlar için yazdığım kitap arkadaşlıktan bahsetmeli diye düşündüm. Arkadaşlık konusunda sorunların ve çözümlerin olduğu örnek durumları görmelerini istedim.
Deniz Mert İ.– Hayatımızın en güzel zamanları okul yolunda, sınıflarda, sınavlarda, ders çalışarak geçiyor. Eğer herkes bu yoldan geçiyorsa, eğlenmeye bakalım.
Döndü İ.- Net bir mesajım yok aslında sadece hikayemi anlatmaya çalışırken Kare Karga’nın başına gelenler var.
Melike Büşra H.- Çocuklara bir mesaj vermeyi amaçlamadım. Hikayedeki arkadaşlık ve dostluk, ardından gelen kayıpla devam ediyor. Yaşamsal bir gerçekliği örtük bir şekilde ele almayı amaçladım diyebiliriz.
Melis E.K.- Zorbalık şu an en önemli sorunlardan biri çünkü saygı, nezaket ve iyi niyet pek takdir görmüyor maalesef şimdilerde. Ben de bu konunun zalim tarafını olabildiğince yumuşak bir şekilde işlemek ve çocukların empati ile doğru yöne eğilmelerini sağlamayı amaçladım.
– Okuyan çocuklardan nasıl geri bildirimler aldınız? En ilginci neydi?
Ahu O.P.- En tatlı geri bildirimler kitabın arkasındaki sorulardan biri olan “neli dondurma olmak isterdin?” sorusuna verilen cevaplar.
Betül Ç.- “Gökyüzünde ağaç mı olur ya!”
Burak A.- Bir okurumuzun kitabımdaki karakterlerin resmini yaptığını görmek beni çok mutlu etti.
Deniz Mert İ.- Serideki diğer kitapların konularından çok farklı olduğunu söylüyorlar.
Döndü İ.- Kare Karga’nın metin içinde geçen isim konma aşamasını okurken yedi tane E’yi söylemek için parmak hesabı yapmaları.
Melike Büşra H.- Çocukların tepkilerini görmek bu işin en güzel kısmı. Kendi yazmak istedikleri kitapların ismini söyleyen çocuklar beni çok şaşırtmıştı.
Melis E.K.- Hikayem için genel kanı “sımsıcak” olduğu yönünde. En harika ve ilginç tepkiyi oğlumdan aldım, kitap yazıp ona ithaf ettiğimi duyduğunda ve hikâyeyi dinlediğinde benimle gurur duyduğunu, büyüyünce onun da bir kitap yazıp bana ithaf edeceğini söylemişti. 😊
– Unutamadığınız bir imza günü ya da etkinlik anısı var mı?
Ahu O.P.- Henüz çocuklarla böyle bir buluşma gerçekleştiremedik ama yakın zamanda olacak.
Betül Ç.- Bir okulda isim vermiyorum gittiğim etkinlikte bana hazırladıkları hediyeleri kalpli bir kutuda veren çocukları asla unutmayacağım.
Deniz Mert İ.- Evet. Tüyap kitap fuarında başka bir kitabım için imzaya gitmiştim. Benden sonra Ali Nesin’in imza etkinliği olduğu için onun sayesinde ben de çok kitap imzaladım.
Döndü İ.- Bir kütüphane etkinliğinde hazırladığım masa tiyatrosu malzemelerini kendilerinden geçmiş şekilde incelemeleri ve sonrasında verdikleri mektuplar.
Melis E.K.- İlk yüz yüze yazar etkinliğine gittiğim bir okulda, etkinliğe devam etmek için çocukların teneffüse çıkmak istememeleri ve etkinliğin sonunda beni neredeyse devirecek şekilde kendiliğinden koşup bana sarılmalarını hayatım boyunca unutamayacağım sanırım 😊
– Çocuklarının hayal gücünü geliştirmek isteyen ebeveynler ve öğretmenlere neler tavsiye edersiniz?
Ahu O.P.- Gökyüzünü pembeye boyayan bir çocuğunuz varsa lütfen gökyüzü mavi renk olur demeyin:)
Betül Ç.- Kitap okumak.
Deniz Mert İ.- Çok okuyun. Çok izleyin. Çok oynayın.
Döndü İ.- Çocukların hayal güçleri zaten en gelişmiş yönleridir. Köreltmesinler yeterli. Ekstra olarak bol kitap okuyabilirler.
Melike Büşra H.- Kitaplarla, sanatla ve doğayla dolayısıyla yaşamla bolca haşır neşir olmak.
Melis E.K.- Çocuğun yaşı fark etmeksizin türlü türlü kitap okumalarını tavsiye ederim elbette. Ben oğluma 6 aylıkken her akşam kitap okuduğumda “fazla modern” bir anne ilan edilmiştim ama oğlumla kitaplar arasındaki güçlü bağı ve onun önüne geçilemez hayal gücünü o zaman inşa etmeye başladığımı yeni yeni fark ediyorum.
Okumayı öğrenen çocuğunuzu gönül rahatlığıyla baş başa bırakabileceğiniz bu kitapların yayıncısına sorulan sorular ve cevapları da şöyle:
– Seri olarak kitap yazma fikri nasıl çıktı?
Kumdan Kale Yayınları- İçinde bulunduğumuz ekonomik koşullar çocuk yayıncılarını resimli çocuk kitaplarından uzaklaştırıyor maalesef. İyi içerik, uygun fiyat ve sekiz nitelikli yazarın kaleminden çıkmış bir serinin ilgi göreceğini düşündük. Serinin beklenenin üzerinde ilgi görmesi yazarlarımızla birlikte hepimizi çok mutlu etti.
– Serinin devamı da gelecek mi? Ya da yeni projeleriniz var mı?
Kumdan Kale Yayınları- Evet, yeni projeler üzerinde çalışamaya devam ediyoruz!
– Her kitabın sonunda düşünme pratikleri var. Bu sorularnasıl hazırlandı?
Kumdan Kale Yayınları- Soruların kritik düşünme becerilerini destekleyen, çocukların sorgulayıcı bakış açısı kazanmalarını sağlayacak ve birey odaklı sorular olmasına özen gösterdik. Elbette yazarlarımızın donanımı sayesinde bu sorular ortaya çıktı.
Son olarak okumayı öğrenen çocukların çok seveceğini düşündüğüm serinin yazarlarına eserleriyle ilgili yöneltilen sorulara ve cevaplarına bakalım.
Peynir seviyor musunuz? Çok karakter kullanmanızın özel bir sebebi var mı?
Ahu O. P. – Çok. Farklı farklı peynirler yemeyi de çok severim. Ama oğlum sevmiyor ve bu onun hikayesi. Çok karakter çünkü hiç kimse ısrarı sevmez ve bu kitap çocukların ısrarlara isyanı 😊
Betül Çakıroğlu- Kitaptaki kahramanın isminin olmaması bilinçli bir tercih mi?
Betül Ç.- Aslında emin değilim. Ben dili ile yazdığım metinde ona yolda karşılaştığı karakterlerin çocuk demesi hoşuma gitti sanırım. Bir de çocuklara bu soruyu yönelttiğimde aldığım cevapları çok sevdim. İyi ki öyle yapmışım.
Robotun ismini neden Yujin koydunuz? Çocukların hangi karakteri seveceğini düşünüyorsunuz?
Burak A. – Robotun sevimli ve akılda kalıcı bir ismi olsun istiyordum. Farklı dillerde arkadaş nasıl söyleniyor diye bakınırken Japonca yujin sözcüğünün tam aradığım şey olduğunu gördüm. Japonya robotikte ileri bir ülke olduğundan bağlama da uygun olduğunu düşündüm. Robot Yujin hem sevimli hem yol gösterici nitelikleriyle öne çıkan ilgi çekici bir karakter oldu.
Bu kitabınızda çocuklara matematik anlatmışsınız, asıl branşınız olan fiziği anlatmayı düşünüyor musunuz?
Deniz Mert İ. – Fizik anlatabilmek için önce matematik anlatmak gerekli. Bir sonraki seri çıkarsa kesinlikle tamamı fizik olacak. Nükleer enerji, astrofizik, kuantum. Her şey.
Kıymetli cevapları için yazarlarımıza teşekkür ederken her kitabın sonundaki etkinliklerle çocukların düşünme becerilerini geliştirmelerine destek olabileceğinizi vurgulamak isterim. Geleceğin iyi okurlarını nitelikli eserlerle buluşturmak dileğimle.
Çocuk gelişim uzmanı olmanızın çocuk kitapları yazmanıza katkısı var mıdır, nelerdir?
Döndü İ.- Olmaz mı? Çok severek yaptığım mesleğimin bir gereği çocuk kitapları. Çocukların duygularını, gelişim süreçlerini, davranış şekillerini iyi biliyor olmak da işimi kolaylaştırdı.
Çocuğun kendisinin ve arkadaşlarının haklarını bilmesinin önemi nedir? Neden bu konuyu işlediniz?
Işıl E. – Şunu bir kere daha vurgulamak gerekir ki; çocuk kitapları mesaj vermez, çözüm sunar. İlk sorulardakicevabımda da belirttiğim gibi sokağa çıktığımız anda sürekli olarak hak ve ödevlerle ilgili ihlallerle karşılaşıyoruz. Ötekinin hakkının başladığı yerin özgürlüğümüzün sınırı olduğu sanırım eğitimin en temel temalarından biri. Çocukların haklara sahip olmak için önce sorumluluk almaları gerektiği çözümüne ulaşacaklarını düşünüyorum.
Neden başka bir canlıyı değil de helikopter böceğini seçtiniz?
Melike Büşra H. – Ben bazı kelimelerin daha eğlenceli olduğunu düşünüyorum. Helikopter böceği de bunlardan biri, hikâyeyi gölde hayal edince orada yaşayan canlılardan eğlenceli bir isme sahip helikopter böceği canlandı zihnimde.
Mucizelere inanıyor musunuz, yoksa mucizeleri kendimiz mi yaratırız?
Melis Enercan K. – Mucizelere elbette inanıyorum. Başta yaşamın kendisinin mucize olduğuna inanmışımdır zaten hep. Sadece var olan mucizeleri görebilecek kadar farkında olmak, olanlar haricindekilerin ise gerçekleşeceklerine inanacak kadar kalpten istemek mucizenin önünüze düşmesi için yeter de artar bence.
Bu kitabınızda çocuklara matematik anlatmışsınız, asıl branşınız olan fiziği anlatmayı düşünüyor musunuz?
Deniz Mert İ. –Fizik anlatabilmek için önce matematik anlatmak gerekli. Bir sonraki seri çıkarsa kesinlikle tamamı fizik olacak. Nükleer enerji, astrofizik, kuantum. Her şey.
Bu güzel söyleşi için serideki tüm yazarlara ve Kumdan Kale Yayınevi’ne çok teşekkür ederken, her kitabın sonundaki etkinliklerle çocukların düşünme becerilerini geliştirmelerine destek olabileceğinizi vurgulamak isterim. Geleceğin iyi okurlarını nitelikli eserlerle buluşturmak dileğimle.

Elanur Us
Peyzaj Mimarlığı lisans ve yüksek lisans eğitiminin ardından edebiyat tutkusunu hayata geçirmek için girdiği İstanbul Üniversitesi AUZEF’de felsefe bölümü son sınıf öğrencisi. Çeşitli atölyelerde yaratıcı yazarlık, çocuk ve gençlik edebiyatı, çocuklarla felsefe, metin çözümleme, mitoloji ve psikoloji dersleri alıyor. 2015’ten beri kurduğu kitap kulüplerinin yürütücülüğünü ve çocuklarla etkileşimli kitap okuma atölyelerini sürdürüyor.


