KEDİ UYKUSU, BİR KAÇIŞ DEĞİL; BİLİNCİN KARANLIĞINA CESURCA EĞİLEN BİR UYANIKLIK HÂLİ!
Suare Yazar Buluşmaları’nın konuğu bu ay, büyülü gerçekçilikle varoluşçu sorgulamayı aynı ritimde buluşturan Tuba Ayşe Özgür oldu. Son romanı Kedi Uykusu üzerine moderatör Demet Çaltepe eşliğinde gerçekleşen söyleşide Özgür, kitabın merkezindeki “yarı uyanıklık” hâlini, zamanın kırılan akışını ve sessizliğin edebiyattaki gücünü anlattı.

Suare Yazar Buluşmaları’nda Tuba Ayşe Özgür ile “Kedi Uykusu” üzerine konuştuk. Suare Dergi Yayın Yönetmeni Nilgün Karataş’ın açılış konuşması ile başlayan söyleşi de, yazar Tuba Ayşe Özgür okurları ile buluştu.
Yazar ve editör Demet Çaltepe’nin moderatörlüğünde soruları yanıtlayan Özgür, romanın bir olaydan değil, “bilincin ritminden” doğduğunu vurgularken, karakter Nejat’ın tekrar eden sahnelerini hem travmanın hem de varoluşun döngüselliği olarak yorumladı. Kedi Uykusundaki büyülü gerçekçiliğin “kaçış değil, hakikatin çatlaklarına eğilme biçimi” olduğunu söyleyen yazar, “Maske” adlı kedinin ise bilinçdışının sessiz tanığı olarak kurgulandığını belirtti.
Söyleşi, okuru “tam uyanış” değil, uyanıklığa doğru süren o eşikte tutan romanın atmosferini derinleştiren bir buluşma olarak sona erdi. Söyleşinin ardından yazar, kitaplarını imzalarken okurları ile de ayrıca fotoğraf çektirme ve sohbet etme imkanı buldu.
Tuba Ayşe Özgür’ün konuşmasından alıntılar:
- “Hikâye bir olaydan değil, bir bilinç ritminden doğdu.”
- “Nejat’ın tekrarları bir lanet değil; varoluşun döngüselliğine açılan kapı.”
- “Büyülü gerçekçilik benim için gerçeğin çatlaklarına eğilen bir dikkat biçimi.”
- “Sessizlik, metnin negatif alanı; anlam çoğu zaman söylenmeyenden sızar.”
- “Uyanış bir sonuç değil, kendine karşı uyanık kalma emeği.”
Demet Çaltepe’nin konuşmasından alıntılar:
- “Roman, okuru bir uyanış vaadiyle değil, o eşikte kalma hâliyle karşılıyor.”
- “Bu kitapta zaman çizgisel değil; zihnin kırık ritmini takip ediyoruz.”
- “Özgür’ün dili, eksiltmenin içindeki sessiz gücü hissettiriyor.”
- “Okur romanı bitirdiğinde tam uyanmıyor; bu bilinçli bir estetik tercih.”





