BETÜL ÇAKIROĞLU
İtalo Calvino İtalyan Edebiyatının büyük ismi. Eserleri burada saymakla bitmez. Külliyatını bitirmek istediğim birkaç yazardan biri. İtalo Calvino yetişkin eserleri yanında çokça çocuk kitabına da sahip bir yazar.
Atalarımız kitabı bu yazının konusu. Kitap Yapı Kredi Yayınlarından çıktı. Bende 7. Baskısı olan 433 sayfalık bir kitap. Çocuk kitabı değil mi? Bu nasıl çocuk kitabı diyorsanızhadi devam edelim.
Atalarımız içinde üç öyküyü barındıran bir kitap.
İkiye Bölünen Vikont, Ağaca Tüneyen Baron, VarolmayanŞövalye. Bu üç öykünün resimli olarak hazırlanmış baskıları da var. Konuları çok felsefi. Ama benim gördüğüm kadarıyla çocuklar bu kitapları hep sevdi. Yetişkinler zaten bayıldı. Calvino’nun kendi deyimi ile çağdaş insanın atalarının soyağacını çıkarmak nedeni ile yazdığı Atalarımız kitabındansonra resimli baskılarını da okudum.
İkiye Bölünen Vikont ile başlayalım. -Ki yazarda onunla başlamış- Calvino bu kitap için şöyle diyor. Öncelikle eğlenceli bir hikâye yazmak istiyordum. Hem kendim eğleneyim diye hem de mümkünse başkaları eğlensin diye: Aklımda ortadan ikiye biçilmiş bir adam imgesi vardı. Bu ikiye biçilmiş adam konusunun insanın bölünmüşlüğünün anlamlı bir konu olacağını çağdaş bir anlamı olacağını düşündüm. Hepimiz bir biçimde kendimizi tamamlanmış hissediyoruz hepimiz bir yanımızla kendimizi gerçekleştiriyoruz. Öteki yanımızla değil. Başlangıç cümlesi; Türklerle savaş vardı.
İyi nedir? Kötü nedir?
Kitabın sorusu çok basit ama çok karışık.
Ağaca Tüneyen Baron. Atalarımız kitabının ikinci öyküsü. Kitabın tanıtım yazısında şu yazıyor. Cosimo’nun biraz komik, biraz hüzünlü ve pek tuhaf bir şekilde son bulan hikâyesi, aslında insanlık tarihinin kazanma ve kaybetmesi üstüne bir hikâyedir. Konusu Cosimo 12 yaşında ağaca çıkar ve bir daha inmez. Değişen değerler, aile bağları, kuşak çatışması, özgürlüktemaları ile süslenen bir modern masal. Cosimo böyle yapma dediğim anların çok olduğu ama macerasında ona bastığı dallar kadar yakın hissettiğim bir öyküydü.
“Hiç ama hiç yere ayak basmadın mı gerçekten?” “Asla”
Cosimo özgür müydü? İşte soru özgürlük ne demek?
Son öykü Varolmayan Şövalye. “Varolmayan ne demek? Ben gördüm işte. Bal gibi vardı!” “Ne gördün ki bir demir yığını.”
Öyküyü anlatan güzel bir diyalog. Atalarımız adı altında toplanan bu üç ayrı öykünün sonuncusu bir varlık sorgulaması.
Varolmayan ama varolan bilinçli bir zırh. Agilulfo, çok yiğit ve soylu bir şövalyedir. Ama yoktur. Kitap biri bedensel varlıktan, diğeri bilinçten yoksun iki kahramanın yani aslında varolan ile varolmayanın çatışmasıdır.
Mizahla felsefenin kol kola girdiği bu üç öykü; çocukların bu sorulara kafa yorabileceğini ve bu kitapları sevebileceğini biz yetişkinlere öğretiyor.
Calvino’ya göre Atalarımız olan bu üç kişiyi tanımanız dileği ile…

Betül Çakıroğlu
Gelibolu’da doğdum ve 2002 yılından bu yana İstanbul’da mimar olarak çalışıyorum. Kızımın doğumundan sonra çocuk kitapları tekrar hayatıma girdi. Yazmayı ve okumayı çok seviyorum. Fantastik kurgular ve mitoloji özel ilgi alanlarım. Göçebe, Karşılaşma ve Ayna Meselesi kolektif öykü kitaplarında öykülerim yayınlandı. Nevzat Süer Sezgin’in Yetişkinler İçin Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Atölyesi’ni bitirdim. Eksi 18 Edebiyat Açık Kürsü platformunda deneme yazılarımı paylaşıyorum. Yine Eksi 18 Edebiyat grubuna ait Kıpırtı Çocuk Dergisi’nde gönüllü olarak çalışmaktayım.


