Close Menu
    Son Eklenenler

    tan doğan: sap-saman

    Temmuz 14, 2025

    Kızıl Kısrak: Ursula K. Le Guin’den üç öykü

    Temmuz 14, 2025

    Sahilde Kafka: Kader, kimlik ve bireysel yolculuğumuz

    Temmuz 12, 2025
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Salı, Temmuz 15
    X (Twitter) Instagram Facebook
    Suare Dergi – Film – Kitap – Sanat – Hayat ve DahasıSuare Dergi – Film – Kitap – Sanat – Hayat ve Dahası
    • YAŞAM
      1. Aktüel
      2. Beslenme
      3. Felsefe
      4. Fitness
      5. İlişkiler
      6. Kişisel Bakım
      7. Kişisel Gelişim
      8. Psikoloji
      9. Sağlık
      10. Seyahat
      11. Sürdürülebilir Yaşam
      12. Teknoloji
      13. View All

      Nazlı Eray’a “Yaşayan Efsane” Onuru

      Temmuz 5, 2025

      Yüzüncüyıl Gazeteciler Derneği’nden anlamlı seminer

      Temmuz 3, 2025

      ‘Boykot bir hak mı? Suç mu? ‘ sorusuna yanıt arayanlar için 10 film

      Nisan 2, 2025

      Sinema tutkunları için yepyeni bir mecra: Yeni Sinema Dergisi 

      Şubat 28, 2025

      İnovatif makarnacı Pastavilla 32. yaşını ödülle kutluyor

      Nisan 22, 2024

      Buğday Derneği ‘zehirsiz kentler’ için harekete geçti

      Aralık 23, 2021

      Ulus Baker: Kısacık hayatına çağları sığdıran ‘birisi’

      Temmuz 12, 2025

      Institut français, Fransız yazar, felsefeci ve filolog Barbara Cassin’i ağırlıyor

      Şubat 25, 2025

      Sade Yaşamın Gücü: Epikür ve Tao’nun izinde sadeleşmek

      Aralık 7, 2024

      Ergen ebeveynleri için kılavuz

      Eylül 23, 2024

      Aşkın Lotus Hali… 

      Temmuz 4, 2024

      “Doktordan Az Kullanılmış” bu defa bir kitap adı oldu

      Ağustos 29, 2023

      ‘Rekabetçi Aile’yi izlerken kendimize de gülebilir miyiz?

      Ağustos 27, 2023

      Parfümde şişe tasarımı kokudan önemli olabilir mi?

      Mart 28, 2023

      Saç bakımına ilişkin merak edilen 6 soru ve 6 yanıt

      Nisan 17, 2022

      Stresten Huzura: Deneyimlenmiş bir dönüşüm süreci

      Mart 6, 2025

      Yeni Eril: Dr. Nil Keskin’den kapsamlı bir dönüşüm rehberi

      Mart 4, 2025

      Cansel Oruç’un ‘Başarmaktan Korkma’ kitabı okuyucuyla buluştu

      Aralık 26, 2024

      Sade Yaşamın Gücü: Epikür ve Tao’nun izinde sadeleşmek

      Aralık 7, 2024

      Kimdir bu “Narsist Sapkınlar?”

      Mayıs 29, 2025

      Borderline: Bir Kişilik Bozukluğunun Biyografisi

      Mayıs 6, 2025

      Dementor – Ruh Emici: Narsisizmin gölgesinde bir yok oluş ya da yeniden doğuş hikâyesi

      Şubat 17, 2025

      Sade Yaşamın Gücü: Epikür ve Tao’nun izinde sadeleşmek

      Aralık 7, 2024

      ‘Hepimiz Narsistiz’ kitabının yazarı Şule Öncü: Sanıldığından yaygın!

      Mayıs 17, 2024

      “Doktordan Az Kullanılmış” bu defa bir kitap adı oldu

      Ağustos 29, 2023

      Prof. Dr. Körükoğlu’ndan sağlıklı ve genç kalmanın sırları

      Mayıs 7, 2023

      Salmonella’dan korunmak mümkün mü?

      Nisan 27, 2022

      Kadim bir kültür kenti: Denizli

      Mayıs 21, 2025

      Kayıp bir çantanın peşinde Patagonya’da edebiyat

      Şubat 20, 2025

      Sevdalinkalar ülkesi: Bosna Hersek

      Şubat 7, 2025

      ‘Baumit ile Olasılıklar’ kitabı ile geleceği yeniden düşünüyor

      Eylül 20, 2023

      Heykeltıraş Varol Topaç’ın çelik üretim atıklarından yarattığı eser Contemporary İstanbul’da

      Eylül 17, 2023

      Jeotermal enerjiyi çocuklara anlatan kitap: Damla Adamlar

      Ağustos 31, 2023

      Çocuklar ileri dönüşümü eğlenerek öğreniyor

      Haziran 21, 2023

      Kim Korkar Yapay Zekadan

      Haziran 8, 2025

      Türkiye’nin mutfak ve kültür mirasından seçkiler dijital erişime açılıyor

      Ekim 20, 2023

      Mevzular Açık Mikrofon, artık GAİN’de

      Eylül 1, 2023

      Akıllı makineler ve robotlar denilince akla gelen filmler

      Ağustos 31, 2023

      Ulus Baker: Kısacık hayatına çağları sığdıran ‘birisi’

      Temmuz 12, 2025

      Nazlı Eray’a “Yaşayan Efsane” Onuru

      Temmuz 5, 2025

      Zeynep Sönmez’den Wimbledon’da Tarihi Başarı!

      Temmuz 3, 2025

      Yüzüncüyıl Gazeteciler Derneği’nden anlamlı seminer

      Temmuz 3, 2025
    • KÜLTÜR – SANAT
      1. Kitap
      2. Müzik
      3. Öykü
      4. Sanat
      5. Sergi
      6. Sinema
      7. Şiir
      8. Tiyatro
      9. Video
      10. View All

      Kızıl Kısrak: Ursula K. Le Guin’den üç öykü

      Temmuz 14, 2025

      Sahilde Kafka: Kader, kimlik ve bireysel yolculuğumuz

      Temmuz 12, 2025

      Peki biz neden hala kaçmıyoruz?

      Temmuz 10, 2025

      Gece Yarısı Kütüphanesi: Ya diğer olasılıklar gerçekleşseydi?

      Temmuz 8, 2025

      Haziran ayı için film önerileri

      Haziran 1, 2025

      Yaz ortasında melankoli: Slowdive İstanbul’a geliyor

      Şubat 20, 2025

      Arter’den avangart bir müzik festivali

      Şubat 11, 2025

      Borusan Quartet’in “Oda Müziğinin Ustaları” konseri ENKA Sanat’ta

      Şubat 10, 2025

      Öykü: Sessizliğin İçinde Nefes

      Temmuz 9, 2025

      Şiir: Huy İşte

      Temmuz 7, 2025

      Öykü: Erik Ağacı

      Temmuz 7, 2025

      KEMAL TAHİR ROMANLARINDA KADIN İMGELERİ – III

      Temmuz 1, 2025

      Dalí’nin Tavşan Deliği: Bir romanın resme dönüşen rüyası

      Haziran 12, 2025

      Rüyaların Ressamı: Remedios Varo’dan 6 büyülü tablo

      Haziran 10, 2025

      Balenin Rus yıldızları Bodrum’da

      Ağustos 12, 2024

      Pera Müzesi Yazar-Editör Sohbetleri’nde sanat tarihine müzecilik penceresinden bakış

      Şubat 20, 2024

      İstanbul’da devam eden 16 sergi

      Temmuz 10, 2025

      Ressam Ömer Onay’ın ‘Bilinç Akışı’ sergisi AKM’de

      Haziran 20, 2025

      ‘Mumi’lerin yaratıcısı Tove Jansson eserleriyle Aynalı Geçit’te

      Mayıs 8, 2025

      Handan Özbek’in “Çıplak Kıta” sergisi Goba Art & Design’da

      Mart 12, 2025

      2000 yılından sonra çekilen en iyi film hangisi?

      Haziran 29, 2025

      Telefon Kulübesi: Bir telefon, bir ses ve bir yüzleşme

      Haziran 26, 2025

      Sinema ve tiyatronun dev buluşması: Emek ve Başarı Ödülleri

      Haziran 21, 2025

      Mühür: Gece Eşiği filmi yakında sete çıkıyor

      Haziran 17, 2025

      Şiir: Huy İşte

      Temmuz 7, 2025

      GÜRÜLTÜNÜN ORTASINDA SESSİZLİĞE YOLCULUK: MODERN DÜNYADA DİNGİNLİĞİN PEŞİNDE

      Temmuz 1, 2025

      Şiir: Ne Zaman

      Haziran 10, 2025

      şiir: küf lekesi

      Haziran 7, 2025

      Sinema ve tiyatronun dev buluşması: Emek ve Başarı Ödülleri

      Haziran 21, 2025

      “Bulaşıkçılar” yeni yorumuyla İstanbul, İzmir ve Ankara’da

      Mayıs 21, 2025

      Molière klasiği ‘Cimri’ye alaturka dokunuş

      Mayıs 19, 2025

      Kadıköy Oda Tiyatrosu “Kalabalık Fasıl” ile açılıyor

      Mayıs 12, 2025

      Parazit – Sınıfsal uçurumların sarsıcı anlatımı

      Haziran 30, 2025

      Garfield’in resmi posteri yayınlandı

      Aralık 19, 2023

      Napolyon bu kez Jaquin Phoenix’in yorumuyla sinemada

      Kasım 23, 2023

      Freud’s Last Session filminden fragman

      Ekim 27, 2023

      Kızıl Kısrak: Ursula K. Le Guin’den üç öykü

      Temmuz 14, 2025

      Sahilde Kafka: Kader, kimlik ve bireysel yolculuğumuz

      Temmuz 12, 2025

      Pablo Neruda: Aşkın, kavganın ve sessiz coğrafyaların şairi

      Temmuz 12, 2025

      Ulus Baker: Kısacık hayatına çağları sığdıran ‘birisi’

      Temmuz 12, 2025
    • SD+
      1. Röportaj
      2. Haber
      3. Makale
      4. Portre
      5. Diğer
      6. View All

      DÜNYAYA BİR KRİSTALDEN BAKMAK… HER IŞILTIDA BAŞKA DÜNYALARA YOL ALMAK…

      Haziran 28, 2025

      Booky Kitabevi: Bir insan, butik bir kitabevi, kocaman bir topluluk

      Haziran 22, 2025

      Ediz Dikmelik ile Sorgulayan Çocuklar: Çocuklarla Felsefe El Kitabı 

      Haziran 11, 2025

      Kilitli Hatıralar Kitabı: İstanbul’un altı ayrı dönemine tanıklık eden öyküler

      Nisan 19, 2025

      Yeşilçam’ın köklü şirketi Erman Film’de yollar ayrıldı

      Şubat 6, 2025

      Defne ya da Bazı Tuhaf Hayatlar: Herkes kendi hikayesine sahip çıksın!

      Kasım 16, 2024

      İstanbul’un plajlarına otobüs seferleri başladı

      Ağustos 7, 2024

      Biletinial’da ‘yorum ve reyting’ uygulaması

      Nisan 17, 2024

      Dalí’nin Tavşan Deliği: Bir romanın resme dönüşen rüyası

      Haziran 12, 2025

      Romalı tarihçilerin yazmadığı Kleopatra: Hükümdar, alim ve filozof bir kadın

      Haziran 10, 2025

      Bir antikahramanın portresi: MARLA SINGER

      Nisan 30, 2025

      Çocukluk çağı, ilişkiler ve diktayı kitaplar üzerinden okumak

      Nisan 29, 2025

      Pablo Neruda: Aşkın, kavganın ve sessiz coğrafyaların şairi

      Temmuz 12, 2025

      Ulus Baker: Kısacık hayatına çağları sığdıran ‘birisi’

      Temmuz 12, 2025

      Susan Sontag: Estetiğin, Direnişin ve Düşüncenin İzinde

      Temmuz 11, 2025

      Rüyanın kalemle buluştuğu kadın: Nazlı Eray

      Haziran 22, 2025

      Gülhane Parkında sarnıç olduğunu biliyor muydunuz?

      Nisan 2, 2023

      Klasik mobilyada en çok tercih edilen ağaç türlerini biliyor musunuz?

      Nisan 1, 2023

      Mart ayında Türkiye’nin en çok konuştuğu başlıklar

      Nisan 1, 2023

      Pablo Neruda: Aşkın, kavganın ve sessiz coğrafyaların şairi

      Temmuz 12, 2025

      Ulus Baker: Kısacık hayatına çağları sığdıran ‘birisi’

      Temmuz 12, 2025

      Susan Sontag: Estetiğin, Direnişin ve Düşüncenin İzinde

      Temmuz 11, 2025

      Sinan Saygı’nın yeni kitabı: İletişim Bir Süreçtir

      Temmuz 3, 2025
    • PODCAST

      Podcast: Hayati Tavsiyeler ‘Bahar ve Mitoloji’ ile yayında

      Mayıs 5, 2023

      Denenmiş, test edilmiş, onaylanmış: Hayati Tavsiyeler

      Mayıs 5, 2023

      Meraklı bünyeler için podcast kanalı: Suare Online

      Mayıs 1, 2023

      Akla takılan sorulara yanıt arayan podcast: Neymiş?

      Nisan 9, 2023

      Hayati Tavsiyeler: Kendine yatırım yapanlara özel podcast

      Nisan 9, 2023
    • YAZARLARIMIZ
    • FELSEFECE VE…

      tan doğan: sap-saman

      Temmuz 14, 2025

      tan doğan: seğir[t]meler

      Temmuz 3, 2025

      on kırık iz!

      Temmuz 1, 2025

      noudelmann ile tan

      Haziran 27, 2025

      …ve …

      Haziran 25, 2025
    • SuareMag
    Suare Dergi – Film – Kitap – Sanat – Hayat ve DahasıSuare Dergi – Film – Kitap – Sanat – Hayat ve Dahası
    Buradasınız:Anasayfa » Çocuklar için hem kütüphane hem de kulüp: Okutopya
    Betül Çakıroğlu

    Çocuklar için hem kütüphane hem de kulüp: Okutopya

    Nisan 2, 2024Yorum yapılmamış8 dk Okuma Süresi
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email WhatsApp
    Paylaş
    Facebook Twitter Pinterest WhatsApp Email LinkedIn

    Okutopya; çocuk kütüphanesi, kitap kulübü ve etkinlik mekânı olarak üç ayrı sıfat taşıyor. Beş yıldır 3-10 yaş arasındaki çocuklara hizmet veriyor. Kütüphane saatlerince oldukça sessiz ancak, okuma ve etkinlik saatlerinde ise çocuk sesleri yüktseliyor. Okutopya’yı konuştuğumuz kurucusu Görkem Kantar Arsoy, “Okuma ilgisi ve alışkanlığı gelişmiş olanlar, dijital dünyayı da daha etkin kullanan bireyler olacak” diyor. Peki ebeveynler ne yapmalı? Yanıtı röportajımızda…

    BETÜL ÇAKIROĞLU

    • “Çocuklara okumayı sevdirmek için bir araya geldik. 2019 yılında İstanbul Etiler’de 3-10 yaş arası çocuklara yönelik yeni nesil bir kitap kulübü ve okuma atölyesi olarak Okutopya’yı kurduk.” İnternet sitenizi açınca karşımıza bu cümle çıkıyor. Okutopya bir çocuk kütüphanesi. Suare Dergi okurları için Okutopya’nın kuruluş hikâyesini sizden dinleyebilir miyiz? Fikir nasıl oluştu, sonra nasıl olgunlaşıp ilk tohumlar atıldı? Ayrıca Okutopya ismi nasıl çıktı?

    Okutopya’nın kuruluşunun temeli, ben orta 2’de Şişli Terakki’de okurken bize okumayı sevdiren Türkçe öğretmenimiz Kemal Aloğlu ile, sonra Amerika’da lisede okurken evimizin karşısındaki kütüphanede geçirdiğim o huzurlu anlarda ve üniversitede okurken çalıştığım kitapçıda atıldı. Üniversitede hem okuyor hem çalışıyordum ve çalıştığım yer Barnes&Noble’dı. Barnes&Noble Amerika’nın zincir kitapçısı. Kitap kokuları arasında çalışırken kitap seven insanlarla ve kitaplarla zaman geçirmekten o kadar mutluydum ki o dönemde tam bir kitap düşkünü oldum. Kitabım, defterim, kalemim her daim yanımdaydı. Yaşadığım şehirde, gittiğim şehirlerde kitapçı, kütüphane avına çıkıyor, kitaplar, kitaplara ilişkin nesneler topluyordum – hala da öyleyim. O aralarda benim de ileride bir kitapçım olsun der buldum kendimi. Bunu dedikten hemen sonra açamadım Okutopya’yı. Uygun koşulların oluşmasını bekledim. Uygun koşulların benim için oluştuğu zaman Kasım 2019’du. O günden bugüne Okutopya’nın her köşesini oya işler gibi işledim. Çocuğu, çocuk kitaplarını, okumak eylemini hep merkeze koyduk. İçten yaptık ve yapıyoruz. Karşılığını da alıyoruz galiba çünkü “Sizin için ne yapabiliriz?” “İyi ki varsınız!” diyen inanılmaz güzel insanlarla beraberiz beş yıldır. Her geçen gün yenileriyle karşılaşıyoruz, büyüyoruz, gelişiyoruz.    

    Okutopya’nın ismine gelince… Dostumuz Cem Argun buldu. Kendisi başarılı bir marka yönetimi danışmanı. Kuruluş aşamasında, hatta sonrasında ve her zaman inanılmaz desteği oluyor Okutopya’ya. Cem’in bulduğu bu isim okuma ile ütopyanın karışımından oluşan ütopik bir okuma ortamını çağrıştırıyor. Bizi ziyaret edenleri etkilediğimizi düşünecek olursak ismimizin hakkını verdiğimizi düşünüyoruz. 

    • Çocuk kütüphanesi, kitap kulübü ve etkinlik mekânı. Bu üç sıfatı aynı anda taşımanın zorlukları var mı? Sizin gönlünüzde ağır basan sıfat hangisi?

    Beşinci yılımızdayız. Birçok durum deneyimledik ve son iki yıldır üç sıfatı birbirinden başarıyla ayrıştırmayı başardık. İşleyişimiz şöyle: Kütüphane saatlerimiz sessiz olduğumuz zamanlar. Bu zamanlarda istiyoruz ki ebeveynlerle çocuklar kütüphanenin bir köşesinde kendilerine bir yer bulsunlar, beraber kitap okusunlar, orada duygu alışverişi olsun, bağ kurulsun, kitaplar ve sevgiye dair anılar oluşsun. Okuma etkinliklerimizi yaptığımız zamanları da kütüphane saatlerinden ayırdık. Okuma etkinliklerinde istiyoruz ki sesimiz yükselsin. Konuşup tartışalım, sorular soralım, canlandırmalar, çalışmalar yapalım, bolca eğlenelim. Bir de hafta içi öğlene kadar (kütüphanemizin kapalı olduğu saatlerde) okul gruplarını misafir ediyor, çocuklara kütüphane deneyimini yaşatıyor, kitapları sevdiriyoruz. 

    • Bir kitapevi ile söyleşimde orayı kütüphane sananların olduğundan bahsetmişti. Aslında kütüphane kültürünün tam olarak anlaşılmadığı ülkemizde bu bana değişik gelmişti. Tersi olarak burayı da kitapçı sanan oluyor mu? Kütüphane olduğunu açıklamak zorunda kaldığınız bir durum oldu mu?

    Ne mutlu ki, son birkaç yıldır kütüphanemize kitapçı olmadığımızı bilerek geliyorlar. Bunun olması biraz zaman alsa da Okutopya’nın bir kütüphane olduğunu ve kütüphanenin bazı kuralları olduğu bilincini oturtabildik. İlk dönemlerde zorlandık. Kütüphanede vakit geçirmeye gelenlerin yüksek sesleri, duyarsız davranışlarıyla karşılaşınca üzülüyor, çaresiz kalakalıyorduk. Bununla ilgili önlemler almaya, tatlı tatlı uyarılar yapmaya başladıkça karşılığını almaya başladık. Birkaç ay önce üye olmak için gelen anne kapıda kızına fısıldayarak, “Şimdi kütüphaneye giriyoruz, burada sessiz konuşacağız. Olur mu?” dediğini duyunca nasıl hissetmiş olabileceğimizi anlarsınız herhalde  Yılların emeğinin karşılığıydı tanıklık ettiğimiz o an! 

    • Yaş aralığı 3-10 yaş olarak belirlemenizin sebebi nedir? Ben de üye olacağım da o yüzden soruyorum. Benim gibi resimli çocuk kitabı seven yetişkin üyeniz var mı? Eğitim fakültesi öğrencileri ya da faklı meslek grupları çalışmaya geliyor mu? 

    Okutopya’nın misyonu “okursever” çocuklar yaratabilmek için ebeveynlere ve çocuklara bir ortam yaratmak. Elektronik ve dijital fırtınanın şiddetini göz önüne alacak olursak, okuma alışkanlığını kazandırmak küçük yaşlarda daha kolay oluyor. Okumanın seviyeleri var. Resimli çocuk kitapları, ilk okuma kitapları, bölümlere ayrılmış kitaplar ve daha ileriye doğru gidiyor. 3-10 yaş dememizin nedeni burada yatıyor. Başlangıç aşamalarını sunan ve okuma ilgisi ve alışkanlığı yerleştiren bir ortam sunuyoruz.

    Bununla birlikte bu kitapları seven herkes, her yaştan bize üye olabilir. Okutopya kurulduğunda resimli kitaplarının olduğu bölüme “7’den 70’e kitaplığı” ismini verdik. Tıpkı ben gibi, resimli kitap seven birçok yetişkin var. İki tane çocuğu olmayan yetişkin üyemiz var. Kitap seçip sınıfına okuyan öğretmen üyelerimiz var. 

    Aslında resimli çocuk kitapları sadece çocuklar için değil. Resimli kitapların dünyasına girmek harika bir şey. Çocuklarımıza iyimserlik, güven, iyilik, doğruluk depolayan çocuk kitapları aynı şeyi yetişkin okurları için de yapıyor aslında.   

    • Çocuklarla yaşadığınız eğlenceli bir anı bizimle paylaşmak ister misiniz?

    Eğlenceli anlarımız sayısız. Çocukların sadece kitaplarla çevrili olduğu ortamda mutlu vakit geçirdiklerini, gitmek istemediklerini ya da kapıdan mutlu çıktıklarını görmek çok güzel anlar. Örneğin, Çınar ile birkaç yıl önce yaşadığımız diyaloğu unutamam. Bu arada Çınar, beş yıldır üyemiz, şu an 8 yaşında. Çınar kütüphanede bir yerden diğerine koşuyordu, ben de, Çınar’a fısıltıyla, “Çınar hatırlasana, kütüphanede koşmuyorduk” deyince Çınar da bana dönüp, “Ama Görkem biz çocukuz” demişti. Ne kadar haklıydı ama biz yine de uyarmaya devam ettik.   

    • Etkinliklerde çocukların ilgisi, heyecanı ve merakı nasıl oluyor?

    Ayda birkaç kez kitap okuma etkinliklerimiz oluyor. Etkinliği çocuk kitabı yazarları, çizerler, okul öncesi öğretmenimiz Beyza Kaçıra yapıyor. Ara ara ben de yapıyorum. Bu etkinliklerde tek bir amacımız var: Çocukları kitaplarla eğlendirmek. “Öğrenme” kısmı zaten yazarın hayal gücü, becerisi ve hikayeyle geliyor. İyi bir iş çıkarıyor olmalıyız ki etkinliklerimize ilgi yüksek. Daha ne isteriz, değil mi?   

    • Çevrenizdeki okullardan buraya ilgi nasıl? Üyelik sistemini biraz anlatır mısınız?

    Okul ziyaretleri sadece yakınımızdaki okullardan olmuyor. Hatta daha çok İstanbul’un uzak bölgelerindeki okullardan ziyaret talebi alıyoruz. Her yıl bize çocuklarını getiren öğretmenlerimiz var. Çok şanslı hissediyoruz kendimizi; öte yandan ne mutlu ki kitap ve kütüphane seven öğretmenlerimizin sayısı hiç de az değilmiş diye düşünüp seviniyoruz. Çocuklar geldiklerinde mutlu anılarla ayrılıyor. Ayrılma zamanı geldiğinde “Gitmeyelim öğretmenim” cümlesini o kadar çok duyuyoruz ki! Biz işimizi severek yapıyoruz. Çocukları en değerli misafirlerimiz gibi ağırlıyor, kütüphaneden güzel anılarla ayrılmaları için çaba sarf ediyoruz. 

    Okutopya’nın nasıl çalıştığına gelince… Okutopya özel bir çocuk kütüphanesi ve üyelik sistemi ile çalışıyor. Biz üyelerden aldığımız aylık ücretlerle kiramızı, faturalarımızı ödüyor, döngümüzü ancak sağlabiliyoruz. 

    Düzenli olarak kitap seçkimizi zenginleştiriyoruz. Ülkemizde yayımlanan yeni çocuk kitapları ve İngilizce dilinde yayımlanan çocuk kitapları arasından düzenli olarak taramalar yapıyoruz ve üyelerimiz için yeni kitaplar ekliyoruz.

    Üye olanlar kütüphanemizde vakit geçirebiliyor, kitap kulübü buluşmalarımıza ve okuma etkinliklerimize ücretsiz katılıyor ve kitap ödünç sisteminden sınırsız faydalanabiliyor. Her geldiklerinde 5 kitap seçip, eve götürüyor, okuyor, okuduktan sonra geri getirip 5 kitap daha seçiyorlar. Her ziyarette 5 kitap seçip eve götürmek dışında bir sınırımız yok. Üyelerimiz her ay diledikleri kadar gelip gidiyorlar. Bu sistem sabit bir aylık ücret altında çocuklara sınırsız okuma olanağı yaratıyor. Yükselen kitap fiyatlarını düşününce kitapsever aileler için oldukça hesaplı oluyor.

    Kütüphanemizin kullanımı sadece üyelerimize açık ama üye olamayıp dışarıdan keşif amacı ile gelmek isteyenlere de kapımızı açık.  

    • Bağışçılarınız size nasıl ulaşıyor?

    Bize türlü türlü desteklerini sunan kitapsever insanlar var. Onlara teşekkürlerimizi bir de buradan sunmak istiyorum. Bağış kitap getirenler, askıda üyelik başlatıp başka çocukların da Okutopya’nın üyelik sisteminden faydalanmasına olanak sağlayanlar, okuma kültürünü yaygınlaştırmak için elçi rolü üstlenenler, sistemsel alt yapımızı güçlendirmek için destek olanlar, üstlendiğimiz misyona saygı duyup bizi yüreklendiren, bizimle bu yolu yürüyen, bizim bir parçamız olan üyeler… Hepsini çok seviyoruz. İyi ki varlar.      

    • Bir hayal kutunuz var. O projeniz devam ediyor mu? Biraz bahseder misiniz? oradan çıkan ve sizi gülümseten bir not hatırlıyor musunuz?

    Hayal kutumuz en başından beri var. Kütüphanede bir köşede usul usul duruyor. Gelen çocuklar hayallerini yazıp atıyorlar. Yazarken bazıları nazıları da hayallerini bizimle paylaşmayı seçiyor. Çünkü hayallerii tam da bizim yaptığımız işle ilgiliydi.  İşte bazıları:  
    . Benim de böyle bir kütüphanem olsun istiyorum.
    . Keşke burası benim olsa. 
    Daha ne isteriz, değil mi? 

    • Geçtiğimiz hafta Kütüphaneler haftasıydı. Türkiye’de bir çocuk kütüphanesi olarak sizce “okur çocuklar” için neler yapılmalı? Ebeveynlere neler tavsiye edersiniz?

    Yetişkin hayatlarında hangi meslek, ne tür yaşam tarzında olacaklarından bağımsız, çocuk edebiyatı çocukların yetişkin geleceklerine yatırımdır. Elbette akademik hayatlarına da çok önemli bir katkıdır. İlk adım, her çocuğun odasında mutlaka kitaplığı olmalı. Mutlaka!

    İkinci adım ise çocuğun hayatında kitaplar ile ilgili bir hareket, bir yaşamsal ilişki kurulmalı. İkinci adımı atmazsak, odadaki kitaplık bir mobilya olarak kalabilir. Dolayısıyla aile yakınındaki kütüphaneyi bulup üye olmalı, belirli bir sıklıkta oraya gidip vakit geçirmeli. Çünkü okur olarak doğulmaz okur yaratılır. Bir şeyi ancak tekrar tekrar yaparsanız alışkanlık olur. Dolayısıyla okumanın alışkanlık haline gelebilmesi için tekrar tekrar okuma eyleminin yapılmasını gerekir. Kütüphaneye gitmek de öyle. Çocuk ancak kütüphaneye gide gele okumayı, kütüphanede vakit geçirmeyi seviyor. 

    Okuma temelinde bir beceridir. Bir metni gözleriniz ile takip edip, anlayabilmek ve bunu yaparken üç dakika içinde sıkılmadan, dikkatini kaybetmeden kalabilmek çocuğun okul hayatına ve yetişkin yıllarına uzanacak sabit bir avantaj yaratır. Bu beceri doğuştan içimizde yok ve tekrar ederek yerleşecek bir meziyet. 

    Elektronik cihazlar ve dijital deneyimler hayatın ve çağımızın bir parçası. Okuma ilgisi ve alışkanlığı gelişmiş olanlar, dijital dünyayı da daha etkin kullanan bireyler olacaktır. Ebeveynlere düşen sorumluluk çocuklarına bu çok önemli beceriyi kazandırmaya yardımcı olmak.

    Betül Çakıroğlu

    Gelibolu’da doğdum ve 2002 yılından bu yana İstanbul’da mimar olarak çalışıyorum. Kızımın doğumundan sonra çocuk kitapları tekrar hayatıma girdi. Yazmayı ve okumayı çok seviyorum. Fantastik kurgular ve mitoloji özel ilgi alanlarım. Göçebe, Karşılaşma ve Ayna Meselesi kolektif öykü kitaplarında öykülerim yayınlandı. Nevzat Süer Sezgin’in Yetişkinler İçin Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Atölyesi’ni bitirdim. Eksi 18 Edebiyat Açık Kürsü platformunda deneme yazılarımı paylaşıyorum. Yine Eksi 18 Edebiyat grubuna ait Kıpırtı Çocuk Dergisi’nde gönüllü olarak çalışmaktayım.

    YAZARIN DİĞER YAZILARI

    Related Posts

    Pablo Neruda: Aşkın, kavganın ve sessiz coğrafyaların şairi

    Temmuz 12, 2025 H. Nilgün Karataş - Suare

    Ulus Baker: Kısacık hayatına çağları sığdıran ‘birisi’

    Temmuz 12, 2025 Felsefe

    Susan Sontag: Estetiğin, Direnişin ve Düşüncenin İzinde

    Temmuz 11, 2025 KÜLTÜR - SANAT

    Sinan Saygı’nın yeni kitabı: İletişim Bir Süreçtir

    Temmuz 3, 2025 Araştırma
    Yorum Yap
    Yorum yazın Cancel Reply

    Yeni Eklenenler

    tan doğan: sap-saman

    Temmuz 14, 2025 FELSEFECE VE...

    ya da “yazar”, yazan ve… * yazar hep ‘yaz’, ömrün kış olsa da! * ne…

    Kızıl Kısrak: Ursula K. Le Guin’den üç öykü

    Temmuz 14, 2025

    Sahilde Kafka: Kader, kimlik ve bireysel yolculuğumuz

    Temmuz 12, 2025

    Pablo Neruda: Aşkın, kavganın ve sessiz coğrafyaların şairi

    Temmuz 12, 2025
    Sosyal Medya'da Biz
    • Facebook
    • Twitter
    • Instagram
    • YouTube
    Bu Haberleri Kaçırmayın

    Bu hafta Yapı Kredi bomontiada b-sahne’de neler var?

    Mart 28, 2023 Etkinlik

    AMA FARECİK, YALNIZ DEĞİLSİN!

    Nisan 1, 2025 Nilgun Karatas

    SuareMag – Haziran 2025

    Haziran 3, 2025 SUAREMAG
    Hakkımızda
    Hakkımızda

    Film, kitap, sanat, hayat ve daha fazlası için haber, röportaj, makale, podcast, güncel bilgiler içeren e-dergi.

    Email : editor@suaredergi.com.tr

    Künye

    Son Eklenen Yazılar

    tan doğan: sap-saman

    Temmuz 14, 2025

    Kızıl Kısrak: Ursula K. Le Guin’den üç öykü

    Temmuz 14, 2025

    Sahilde Kafka: Kader, kimlik ve bireysel yolculuğumuz

    Temmuz 12, 2025
    X (Twitter) Instagram Facebook
    © 2025 Tüm Hakları Saklıdır. Do Medya & Ekipbizz İçerik İşbirliğiyle hazırlanmaktadır.

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.