İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen 32. İstanbul Caz Festivali, klasik müzik geleneğini elektronik altyapıyla birleştirerek yarattığı devrimci tarzıyla dikkat çeken Max Richter’ı 3 Temmuz’da Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu‘nda ağırlayacak.

Klasik müzik geleneğini elektronik altyapıyla birleştirerek yarattığı devrimci tarzıyla, Neo-klasik aktivist, truva atı veya ikonoklast gibi nice benzetmenin öznesi olan besteci ve piyanist Max Richter, bu yaz 32. İstanbul Caz Festivali’nde İstanbullu izleyicilerle buluşuyor.
Shutter Island,Arrival, The Last of Us, The Leftovers, Black Mirror gibi sinema, televizyon ve sahne projeleriyle de tanınan Max Richter, modern zamanların en sevilen ve en etkili bestecileri arasında sayılıyor. Irak Savaşı’na karşı bir protesto niteliğindeki “The Blue Notebooks”, Richter’ın hem kendi kariyeri hem de klasik müzik dünyasında çığır açtı. Suriye iç savaşından doğan sığınmacı krizini “Exiles” ile ele aldı; Voices albümü için İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin maddelerini yüzlerce kişi, farklı dillerde seslendirdi. Dijital platformlarda tüm zamanların en çok dinlenen klasik müzik kaydı olan ve Richter’ın magnum opus’u kabul edilen ambient albümü Sleep (2015), “daha yavaş bir yaşam temposu için” bir manifestoydu. Son albümü, zıtlıklar arasında bir uyum arayışının ürünü “In A Landscape”, elektronik ve akustik, insan ve doğa, yaşamın büyük soruları ve küçük keyiflerini belki de yalnızca müziğin başarabileceği bir huzurla uzlaştırıyor.