Sarı Mercedes, Adalet Ağaoğlu’nun “Fikrimin İnce Gülü” adlı kitabından Tunç Okan’ın yönetmenliğinde filme uyarlanmış bir hikaye. İlyas Salman’ın baş rolünde olduğu film, sarı Mercedes hayaliyle yıllarca Almanya’da çalışan Bayram’ın otomobili ile köye dönüşünü, yalnızlık, yabancılaşma ve hayal kırıklarını anlatıyor.
ALPERHAN BENLİOĞLU

Tarih 1994. İstediğin filmi izlemek için televizyonda denk gelmeyi beklediğimiz yıllar. 10 yaşındayım ve o akşam televizyonda hem Arsenal – Milan süper kupa maçı hem de Sarı Mercedes filmi var. Hem filmi hem maçı izlemek istiyorum. Babama danıştığımda “istediğin her şey aynı anda olmaz” baba öğüdünü verse de sonradan kıyamayıp filmi VHS kasete kaydedebileceğini söylemişti. Kaydettiğim bu filmi kaç kere izledim hatırlamam. Ama her seferinde Bayram’la birlikte bende hayallerime yolculuk ettim diyebilirim.
“Sarı Mercedes”, Almanya’da çalışan bir gurbetçinin köyüne dönüşüyle başlar. Bayram, yıllar sonra sarı renkli Mercedes’ini de yanına alarak Türkiye’ye gelir. Almanya’da çalıştığı yıllar boyunca bu arabayı almak onun tek büyük hayalidir. Fakat ne o araba, ne de Bayram’ın dönüşü onu arzuladığı aidiyet duygusuna ulaştırmaz. Aksine her şey değişmiştir; köy, insanlar ve en çok da Bayram’ın kendisi.
Mercedes yalnızca bir araba değil; Batı’nın sembolü, saygınlık, zenginlik, hatta “adam yerine konmak” arzusunun taşıyıcısıdır. Fakat Bayram’ın yolculuğu ilerledikçe, bu arabanın sadece parlak bir kabuk olduğu; içinin yalnızlık, yabancılaşma ve hayal kırıklığıyla dolu olduğu anlaşılır.
İlyas Salman, Bayram karakterine yalnızca oyunculuk değil; acıyla harmanlanmış gurbet psikolojisi, çarpık kentleşme eleştirisi, erkeklik rolleri, sınıf baskısı gibi çok katmanlı temaları da yükler. Bayram bir yandan Almanya’daki sömürü düzenine başkaldırmak isterken, diğer yandan Türkiye’de de “parasız bir adam” olarak ciddiye alınmaz.
“Ben o arabayı almak için canımı verdim. Ama hâlâ yalnızım.”
Bu söz, onun sistemin her iki ucunda da dışlandığını özetler. Ne tam bir gurbetçi, ne tam bir köylüdür artık. Bir yere ait olamayan ama her yerin yükünü taşıyan bir adamdır.
Orijinal ismi “Fikrimin İnce Gülü” olan ve Adalet Ağaoğlu’nun kitabından sinemaya uyarlanmış filmimizin yönetmen koltuğunda Tunç Okan oturmakta. Umarım siz de Bayram’la birlikte hem kimlik ispatınızı hem de hayallerinize olan yolculuğunuzu yaşayabilirsiniz.

Alperhan Benlioğlu
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Fizik Bölümü ve Anadolu Üniversitesi İktisat Bölümleri mezun olduktan sonra kariyerime Hacettepe Üniversitesi’nde MBA ile devam ettim. Aselsan’da 12 yıl Proje Yöneticisi olarak görev yaptıktan sonra, kariyerini Prowin Danışmanlık’ta Genel Müdür Yardımcısı olarak sürdürüyorum. Sinema ve edebiyat ile yakından ilgileniyorum. “Sihirli Maceralar Kitabı”, “Bal Porsuğu Uzaylılara Karşı” ve “Hindistan Cevizine Ne Oldu?” isimli üç çocuk kitabım bulunuyor. Bugüne kadar şiir ve hikayelerim 10’un üzerinde farklı kolektif kitapta yer alırken, yazmaya devam ediyorum.