Çevre katliamları ne yazık ki günümüzün en önemli sorunların biri. Oysa doğanın tahribatı çevre ve insan sağlığı açısından büyük önem taşıyor. Çevre tahribatında zararların yıllar içinde, yavaş yavaş ortaya çıkması nedeniyle göz ardı edildiğine dikkat çeken Prof. D. Arzu Mirici, ancak işin gerçek faturasının kazanımlarından çok daha yüksek olduğunu vurguluyor.
ÇEVRE SAĞLIĞI BİR BÜTÜNDÜR
Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği KOAH Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Arzu Mirici, çevre sorunlarının, sadece bölgesel değil tüm ülkemizi ve tüm dünyayı ilgilendiren küresel bir sorun olduğunu dile getiriyor. “Çevre sağlığı bir bütündür” diyen Mirici, hava, su ve toprak kirliliğinin zaman içinde bir biri ile etkileşeceğine işaret ediyor. Ormansızlaştırma, dolayısıyla su kaynaklarının kirlenmesi ve hava kalitesinin bozulmasına neden olan faaliyetlerin başta çevre ve insan sağlığına yapacağı zararların yıllar boyu düzeltilmesinin mümkün olmadığını ifade eden Mirici, şu uyarılarda bulunuyor: “Dünyanın her tarafında benzeri işletmelere ve süreçlere bakıldığında; kronik hastalıklar ve kanser başta olmak üzere insan sağlığının etkilenmesi, sağlıklı içme suyu kaynaklarının ve tarım alanlarının kaybedilmesinin en temel sorunlar olduğu görülüyor. Bu zararların yıllar içinde, yavaş yavaş ortaya çıkması göz ardı edilmesine ve yok sayılmasına neden oluyor. Ancak bu tür çevre katliamları yıllar içinde herkese çok pahalıya mal oluyor.”
KAR-ZARAR HESABI EKSİK YAPILIYOR!
Kazdağları gibi ekolojik denge açısından büyük önem taşıyan değerlerin korunmasının birincil dereceden önemli olduğunu dile getiren Mirici, konunun doğru bakış açısı ile alınması gerektiğini vurğuluyor. Mirici, bu konuda şu değerlendirmeyi yapıyor: “Madencilik ve kömürlü termik santral gibi işletmelerde kar-zarar hesabı yapılırken insan sağlığına verilen zararın, kaçınılmaz olarak artacak sağlık harcamalarının hesaplanmadığı görülüyor. Kaldı ki; bozulan insan sağlığı ve erken kaybedilen yaşamların bedeli hiçbir biçimde ödenemez. Solunan havanın kalitesinin, akciğer hastalıklarının en önemli nedeni olduğu biliniyor. Kirli ve temizlenmemiş havanın solunması nedeniyle her yıl milyonlarca insanın akciğer hastalıklarına yakalandığını, bu nedenle hayatlarını kaybettiklerini bir kez daha hatırlatmak isteriz. Hastanelerin acil servislerine en fazla başvuranların KOAH gibi kronik akciğer hastaları olduğu unutulmasın.”
DAHA FAZLA AĞAÇ DİKİLMELİ
TÜSAD olarak akciğer hastalıklarının tedavisi kadar, bu hastalıkların oluşmasına neden olan faktörlere de dikkat çekmeye çalıştıklarını aktaran Mirici, bu nedenle sık solunan hava kalitesinin önemine vurgu yaptıklarını belirtiyor. Günümüzde çok farklı kirleticiler nedeniyle hava kalitesinin bozulduğuna işaret eden Mirici, şöyle diyor: “Ormanlar, hatta tek bir ağaç bile havanın temizlenmesine katkıda bulunuyor. Yıllarca yetişen ağaçların kesilmesi yerine, giderek daha fazla ve uygun koşulları belirleyerek, bilinçli bir biçimde ağaç dikilmesi gerekiyor.”