Kuruyan ciltler her mevsimde problem çıkarabiliyor. Kış mevsiminde havadaki buharlaşma azaldığı ve nem oranı düştüğü için ciltte kuruluk yaz aylarına nazaran çok daha sık görülebiliyor. Ayrıca kuru ve soğuk rüzgar da kuruluk şikayetini daha da artırılabiliyor. Dermatoloji uzmanları, hemen her yaşta gelişebilen ciltte kuruluk sorununun mutlaka önlenmesi gerektiğine dikkat çekiyor.
Dermatoloji Uzmanı Dr. Süleyman İzzet Karahan, “Cildimizdeki kuruluğu ciddiye almazsak üzerinde egzama gelişebiliyor. Egzama oluşan yerler kaşınıyor ve buna bağlı olarak cildimizdeki problemler kısır bir döngüye girebiliyor. Dahası, cildimiz kaşınan yerlerden enfeksiyon da kapabiliyor, bunun sonucunda daha ağır ve ciddi tedaviler gerekebiliyor” diyor.
Hemen her yaşta gelişebilen ciltte kuruluk sorununun mutlaka önlenmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Karahan, şu bilgileri aktarıyor.
1- Çok sıcak suyla banyo yapmayın
“Çok sıcak suyla banyo yapmak ciltte kuruluk şikayetini arttırabiliyor. Ilık su tercih etmeniz hem ciltteki kuruluğu hem de kuruluğun yaptığı kaşıntı hissini azaltıyor. Dikkat etmeniz gereken bir başka önemli nokta da, banyo süresi olmalı! Suyla uzun süreli temas tek başına cilt kuruluğuna neden olabileceği için kış aylarında banyo süresini de 5 dakika gibi kısa süreyle sınırlı tutmayı alışkanlık edinin.”
Banyo süresi kış aylarında 5 dakika ile sınırlandırılmalı!
2 – Bol bol su için
Kış aylarında cilt kuruluğundan kaynaklı şikayetlerinizin artmaması için bol bol su içmeniz çok önemli. Günde en az 2-2.5 litre su tüketmeniz, kuruluk şikayetinizi büyük oranda azaltacaktır.
3– Odanın nemini artırın
Dermatoloji Uzmanı Dr. Süleyman İzzet Karahan, ev ve işyerinizde bulunduğunuz odanın nem oranını arttırmanın ciltte kuruluk şikayetini azaltabileceğine işaret ederek, “Bulunduğunuz mekandaki nem oranının yüzde 60 civarında olmasına özen gösterin. Sıcak veya soğuk hava cilt kuruluğunu arttırabildiği için oda sıcaklığını da 21-25 derece arasında tutmayı alışkanlık haline getirin” diyor.
4- Soba ve şömine başında fazla durmayın
Cildinizin daha da kurumaması için bulunduğunuz ortamlara da dikkat etmeniz gerekiyor. Örneğin soba veya şömine başında uzun zaman geçirmek ciltteki kuruluğu arttırıyor. Klor oranı yüksek kapalı havuzlar da cildi çok daha fazla kurutuyorlar. Dolayısıyla cildinizin kuramaması için bu tür ortamlarda geçirdiğiniz süreyi kısaltmanızda fayda var.
5 – Antioksidan ve omega-3 önemli
Kış aylarında antioksidandan ve omega-3’ten zengin beslenmek kuruluk şikayetini bir miktar azaltabiliyor. Bunun nedeni ise antioksidanların cildimize zarar veren serbest radikallere karşı bariyer oluşturmaları. Yabanmersini, domates, havuç, fasulye, bezelye, mercimek ve balık yağı, bu içeriklerden zengin olan besinlerden bazıları. Soğuk havalarda düzenli olarak meyve ve sebze tüketmeyi de asla ihmal etmeyin, çünkü normal döngüsünü devam ettirebilmesi için cildimiz bu gıdalardaki vitaminlere de gereksinim duyuyor.
6 – Hindistan cevizi yağı kullanın
Cildiniz kuruysa Hindistan cevizi yağı cildinizi nemlendirmek için iyi bir seçenek olabiliyor. Bu yağ gözaltı gibi vücudumuzun en hassas bölgelerine bile sürülebilirken, diğer bir avantajı ise başka bir taşıyıcı yağla karıştırılmadan cilde doğrudan uygulanabilmesi.
7 – Banyoda yulaf kepeği kullanın
Yulaf kepeğiyle banyo yapmak da cilt kuruluğuna karşı etkili olabilen bir yöntem. Dermatoloji Uzmanı Dr. Süleyman İzzet Karahan, yulaf kepeğinin özellikle nemlendirici ve kaşıntı giderici özelliği sayesinde kuruyan ciltleri önemli ölçüde rahatlatabildiğini belirterek, şöyle devam ediyor: “Yulaf kepeğini blenderden geçirip toz haline getirdikten sonra, küvetteki ılık banyo suyuna bir buçuk su bardağı kadar ekleyebilirsiniz. Küvette 15-20 dakika kadar beklemeniz yeterli olacaktır. Yulaf kepekli uygulamayı haftada 2 gün yapabilirsiniz.
8 – Terleten kıyafetler giymeyin
Kış aylarında yünlü kıyafetler cildimizi tahriş ederek kuruluk ve kaşıntı şikayetini arttırabiliyor. Ayrıca sentetik ürünler de cildimizi daha çok kurutup kaşındırabiliyor. Dermatoloji Uzmanı Dr. Süleyman İzzet Karahan, özellikle kuru cilde sahipseniz pamuk gibi hava alan ve cildi tahriş etmeyen kıyafetleri tercih etmeniz gerektiğini vurgulayarak, ”Bunların yanı sıra kışın kalın dokumalı tek kat giysiler terlemeye neden olabileceği için birkaç kat ince kıyafetler giymeniz daha doğru olacaktır. Böylelikle ortamın ısı durumuna göre kıyafetinizi çıkartarak terlemeyi önleyebilirsiniz” diyor.
9 – Bakım ürününüz cilt tipinize uygun olsun
Kış aylarında özellikle cilt tipinize uygun ürün kullanmak son derece önemli. Kışın akneli ciltlerde akne problemi artabileceği gibi, kuru ciltlerde de egzama sorunu artabiliyor. Bu nedenle akneli bir cilde sahipseniz daha güçlü, kuru cilde sahipseniz daha nazik temizleyiciler tercih edebilirsiniz. “Kimi kişiler karma cilde sahip olabiliyor; vücut kuru olup egzamaya meyilli iken, yüz yağlı olup akneye meyilli olabiliyor. Bu nedenle yüze ve vücudumuza kullandığımız ürünler mutlaka farklı olmalı” diyen Dermatoloji Uzmanı Dr. Süleyman İzzet Karahan, şöyle devam ediyor: “Kış döneminde kuruluk şikayetimizi arttırabileceği için özellikle kuru cilde sahip kişilerin çok sık peeling yapmalarını önermiyoruz. Evde yapılan peelinglerde de içeriğine dikkat etmek gerekebiliyor, çünkü fazla derin yapılan işlemler kuruluk şikayetini arttırabiliyor”
10 – Cildinize kese yapmayın
Yıkanırken banyo süresinin kısa olması ve ılık suyun tercih edilmesi kadar, kullandığımız ürünlere de dikkat etmemiz gerekiyor. Dolayısıyla duş jelleri ve sabun gibi kimyasal ürünler yerine daha az kimyasal içeren bebek ürünleri kullanmanız daha sağlıklı olacaktır. Ayrıca lif ve kese gibi cildi temizlerken tahriş eden malzemeler kullanmayın. Bunların yerine cildinize nemlendirici etkiye sahip, tane formunda olan peelingleri uygulamanız daha doğru bir tercih olacaktır.
Sağlıklı yaşam için 6 altın kural
Sağlıklı yaşam için elbette pek çok faktör var. Ancak bazı basit ve kolay uygulanabilir kuralları alışkanlık edinmek çok önemli. Sağlıklı yaşam için uymamız gereken 6 altın kuralı bu yazıda okuyabilirsiniz.